Çarşamba, Eylül 27, 2006

RSS ve Bizim Okul

Dün hayal aleminde gezinirken bölüm sekreterliğinin bloglayarak RSS yayını yapmasını bile aklıma getirecek kadar acayip fikirler üretebilmiştim. Bugün herhalde buna cevap vermek üzere tasarlanmış bir derse girdim; Enformatik Bölümü tarafından sunulan Temel Bilgisayar dersine. Burada bulacağınız internet sayfası ile bırakın RSS yayınını xHTML standartlarına gösterdiği üstün ilgiyle söze gerek bırakmayan KTÜ bilişim sistemleri sorumlusu Enformatik Bölümü'nün beklentilerimi duymamasını temenni ederim. Sanırım iki dönem boyunca öğrencileri olacağım.

KTÜ Enformatik Bölümü'nün ECDL sertifikası veren bir kuruluş, hatta bölgesel bir kontrol merkezi olduğunu düşünürsek, ECDL eğitimleri ve sınavlarının dünya standartlarında olduğuna inanmamak olmaz, tıpkı WEB TASARIMI ve ORGANİZASYONU SERTİFİKA PROGRAMI ismiyle verdikleri eğitimin internet sayfasının dünya standartlarından çok uzak olduğuna inanmamamız gerektiği gibi. Anlaşılan henüz bölümde bu sertifikayı hak eden kimseler çıkmamış yada tüm AB ülkelerinde geçerliği ile övünen programın internet standartları ile pek işi yok.

Salı, Eylül 26, 2006

Bölüm Sekreterliğinden RSS Yayını

Belki bir hayal ama yakın bir zamanda gerçekleşmemesi için hiç bir sebep yok. İstediğim ise çok basit. Bölümün panosuna gereken duyuruları asma zahmetine katlanan sekreterler bundan daha kolay olan duyuruları bloglama işini neden yapmasın?

Yapılması gereken sadece bilgisayarda yazılan yazıyı kopyala ve yapıştır düğmeleri kullanarak ilgili bloğa aktarmak. M$'un yeni ofis paketi ile birlikte tek butonla bloglama yeniliğini duyuracağı düşünülürse işi iyice kısaltmak olası. Okulumuz zaten M$ müptelası.

İşin içine rahatlıkla sınıflara özel yayını katmak bile mümkün. Yapılması gereken yazıyı yayınlamadan önce bir de ilgili etikete tıklamak.

Ama iddasına bile girerim bu imkan bizim bölüme ben mezun olduğum gibi gelir.

Pazar, Eylül 24, 2006

My Name is Ferruh, Anti-Piracy Project

Nahnu.org'un yazısı sayesinde haberdar oldum. My Name is Ferruh, Anti-Piracy Project ne zamandan beri takip ettiğimi hatırlamadığım bir bilişim uzmanının, pek çoğuna ilginç hatta enayice gelecek, uygulaması.

Son zamanlarda nadir uğradığım sitelerden biriydi ferruh.mavituna.com ve böylesi bir hareket ile tekrar hatırlamam çok güzel oldu.

Bugün aleni bir şekilde bildiriyorum ki warez / korsan / kaçak herneyse yazılım, film, kitap vs. kullanımım inşallah sona ermiştir. Bunun yanında bugüne kadar kullandığım her türlü paralı, tescilli materyali satın alarak geri ödemeye başladım. Kaynak : F.Mavituna
...diyor. Sebep ise tamamen dini. Yani benim mümkün olduğunca korsan kullanmamaya karar verdiğim ilk zamanlardaki "Farklı şeyler de olmalı?" yaklaşımımdan bayağı uzak.

Bugün daha çok kısıtlanmış haklar ve özgürlük ilişkisini kafama taktığım için Mavituna'nın yaklaşımından uzak olduğumu düşünmüyorum. Kimsenin özgürlüğünü devretme ayrıcalığı olmadığına eminim.

Şimdi de bu fikrin amansız savunucularının ürettiği çelişkili taraftan bahsetmek isterdim ama sonuçta birilerini kırmak olabileceği için iyice kısa kesmek istiyorum. Şöyle söylemekte fayda var: Bir gün sırf iyiliğiniz ve Allah rızası için mistik öğütler duyarsanız, bu sefer siz de arkadaşınızın ofis paketinin kaç lira olduğunu sorun. Eğer fiyat konusunda fikri yoksa lütfen sadece söylediklerine itibar edin...

Sahtekarlıklar herkes tarafından yapılabilir olunca hak haline gelmez değil mi?

Cumartesi, Eylül 23, 2006

Pozitif PC - Eylül sayısı

Pozitif PC Eylül sayısı çıkmayacakmış. Barış ATASOY'un forumdaki yazısına göre artık pdf versiyon yerine arama motorları tarafından erişilebilirliği güçlendirilmiş yepyeni ve farklı bir site kullanılacak. Hazırlık aşamasındaki sistem henüz internete aktarılamadığı için erişmek mümkün değil ama tarayıcımı açtığımda ilk olarak girdiğim fazlamesai.net gibi bir sonuç umuyorum.

Yeni sitenin yayına girmesi için 2-3 hafta kadar beklemek gerekliymiş. Anladığım kadarıyla bunun ardından da yaklaşık 2 ay içerisinde daha etkileşimli başka bir sonuçla da karşımızda olacaklar.

Çarşamba, Eylül 20, 2006

Bandwidth Limit Exceeded

The server is temporarily unable to service your request due to the site owner reaching his/her bandwidth limit. Please try again later.
Daha önce de bahsettiğim gibi Pardus 1.1 Cebit2006 sürümü Pardus'un resmi sunucusu ve yansılarında yer tutmayınca arkadaşlar seferber olup kendi kısıtlı paylaşımlı web alanlarında sunmuşlardı. Ben ve birkaç arkadaş da bir kopyasını yansılamıştık. Ama ne yazık ki ilk kaynağımız aşırı kullanımdan trafik limitini aşmış. Elden pek bir şey gelmiyor. En iyisi kendi yansımı burada tekrar duyurmam olacak.

Pardus 1.1 Alpha 2 sürümünün betaya giden yolda topladığı güncellemeleriyle derlenen Cebit2006 özel sürümüne ulaşmak için iso ve md5 adresleri:
http://pardus.serkan.gen.tr/cebit2006/parduscebit.iso
http://pardus.serkan.gen.tr/cebit2006/parduscebit.iso.md5

Kimlere emanetiz biz!

Bilişim teknolojileri üstüne, samimi arkadaşlarımla olduğum zamanlar hariç, pek konuşmak istemem. Böylece sık şekilde başımı ağrıtacak teknik destek taleplerine boyun eğmek zorunda kalma olasılığım azalıyor. Bir de uzman olmadığımı ve olmayacağımı eklersek, uzaktan ahkam kesen dış kapının en dış mandalı gibi sırıtmak hoş değil tabi.

Ama bazen uyanık olduğuma bile inanmakta güçlük çekeceğim kadar olmadık durumlarla karşılaşıyorum. Ülkemin önemli üniversitelerinden birinde öğrenci olan ve bilişim üstüne lisans eğitiminin ilk yarısını henüz bitirmiş benden çok akıllı olduğuna (eskiden) emin olduğum bir lise arkadaşım olmadık bir konuyu savunmaya başlıyor.

Yazılım geliştirme işine eğlenceli bir hobi olmanın ötesinde eğilmemiş biri olarak bu saçmalığı nazik bir üslupla halletmenin yollarını aramak için elimden geleni yapıyorum ama tabi nafile. Hem haddime değil o ayrı.

Beni çıldırtan arkadaşın sohbetimiz sırasında ortaya attığı konu başlıkları:

  • Eğer bir yazılımının kodlarına ulaşabiliyorsanız güvensizdir.
  • Bir web uygulaması PHP ile yazılmışsa kolayca ele geçirilebilir çünkü sayfanın kaynağını görüntüleyerek PHP kodlarına ulaşabilirsiniz. Ama bu ASP.NET ile mümkün değil çünkü kod *derleniyor. Hatta eğer makine dili biliyorsanız ve çok uğraşırsanız onu da çözersiniz. Zaten crack işi böyle yapılır başka yol mu var?
  • Doğası itibariyle açık kaynak bir şifreleme algoritması yada geri dönüşsüz harman fonksiyonu mümkün olamaz. (Not: Zamanında çözemediğim integral sorularını bu arkadaşa sormuşluğum vardır!)
*derleniyor: Bu "derleme" işine sohbet sırasında eğilmek zorunda kaldım. Zira arkadaş derlemek ile "yorumlama" sözcüklerini karıştırıyordu. Düzeltmem üstüne C gibi dillerin derlendiği Python gibi dillerin ise yorumlandığı konusunda hemfikir olduk.

Artık yok efendim niye telekom altyapımız böyle, yada niye e-devlet=M$-devlet diye sızlanmayacağım. Buna da şükredeceğim ve bu arada buraya tıklamanızı tavsiye edeceğim.

Pazartesi, Eylül 18, 2006

GittiGidiyor.com

GittiGidiyor.com iyi bir açık arttırma sitesi. Ben de bir kere denemeye karar verdim. Bir yıl kadar önce yenilediğim anakartımın tümleşik ses kartı sayesinde fazlalığa çıkan eski sayılmayacak kartı açık arttırmaya sundum.

Talep ettiğim fiyattan şüphe duymama sebep olacak kadar erken, üç dört saat içinde, cevap geldi. Bir an "Yoksa güzelim ses kartımı meraktan heba mı ediyorum?" diye düşündüm. Halbuki zamanında satın alırken de bundan pek fazla ödememiştim. Doğru zamana denk gelmişim demek.

Ama asıl bundan öncesi vardı. Sisteme göre; ürünü satışa yada açık arttırmaya çıkarmak için servis sağlayıcıya kredi kartı ile ödeme yapmanız gerekiyor. Bu bedel fiyata göre değişiyor ve benimki için 35 kuruş olarak belirlenmişti. Ödemeyi yapmaya karar verdim. Kredi kartı bilgilerimi vermem gereken sayfaya geçtim. Formu doldurup onayladım. Ama karşımdaki işlemin tamamlandığına dair bir sayfa değil, erişim hatasıydı.

Böyle durumlarda işlemin yapılmış olmasına rağmen sonuç sayfalarının gösterilememiş olması olasıdır. Bilgileri verdikten sonra banka ile iletişim kurulmalı bilgiler ve limit doğrulanmalı. Kart limitinden bir miktar siteye tahsis edilmeli ve sonuç sayfasına geçilmelidir. Bu arada zaman aşımı hatası ile karşılaşmamak için de dua etmekten fazlası pek mümkün değildir.

Bundan habersizken aynı olayla daha pahalı bir ürünü satın almam sırasında karşılaşmıştım. Tekrar alışveriş yapmış ve yanlışlıkla iki misli ödemiştim. Tahmin edilebileceği gibi çözülmesi en kolay sorunlardan. Çünkü herşeyin kaydı her iki tarafta da tutuluyor. Satıcıya bilgi verirsiniz ikinci siparişiniz iptal edilir. İlk deneyimimde paniğe kapılmamın sebebi sitenin yabancı bir altyapı kullanıyor olmasından kaynaklanmıştı. Ancak tahmin ettiğimden daha kolay çözülmüştü. Sonuçta herşey satıcının elindeydi.

GittiGidiyor.com alışverişi sırasında aynı hataya düşmemek için hata mesajı yanda dururken site içerisinde gezintiye başladım. Yardım sayfaları dışında hiç bir bölüme ulaşmanın kolay olmadığı sitede girmediğim yer kalmadı diye tahmin ediyorum. Ama listeleme hakkı satın aldığıma dair en ufak bir bilgi kırıntısına rastlamadım. Hatta işlemin gerekleşmediğine yeterince ikna oldum ki bilgileri tekrar vermem gerektiğini düşündüm. Öyle de yaptım.

Aynı gün banka hesabımı kontrol ettiğimde GittiGidiyor.com için 70 kuruş ayrıldığını gördüm. Henüz site tarafından onaylama gerçekleşmediği için çekim yapılmamıştı ve bir an önce müşteri hizmetlerine durumu bildirdim. Sonuçta 35 kuruş da olsa para paradır.

Kısa sürede özür dilediklerine dair bir ileti ile bilgilendirildim. Çözüm bir daha ki listelememi ücretsiz sağlamaları şeklinde gerçekleşecekmiş. Teşekkür ettim. Daha önceki deneyimimde ödemenin iptali mümkün olmuştu. Sanırım bu sefer birlikte çalıştıkları banka bunun için imkan sağlamıyordu. Bu anlayışla karşılanabilir. Tabi anlayışta en büyük etken kaybedilen bedelin sadece 35 kuruş olması.

Aslında daha önce karşılaştığım bu duruma ikinci kez düşmemeli ve yeterince beklemeli miydim? Ürün onaydan geçip listelenince sorun kalmayacaktı. Ama alışveriş güvenliğini bu kadar önemseyen GittiGidiyor.com her adımı kullanıcı tarafından erişilebilir kılamaz mıydı? En azından işlem hakkında beni bilgilendiremez miydi?

GittiGidiyor.com iyi bir site. Belki bu iş için en iyi yer. Satacak bir şeyim olsa yine oraya giderim (zaten bir bedava hakkım var :) ) Ancak bir tavsiyem var. Siteye girin, üye olun ve gezinin. İstediğiniz sayfaya birkaç deneme yapmadan ulaşabiliyor musunuz?

Bence sitenin erişilebilirlik açısından kat etmesi gereken biraz yol kalmış. Ayrıca tüm alışveriş sitelerine naçizane bir tavsiye: Ne olur ödeme sayfalarınızı asenkron bir iletişim altyapısı ile güçlendirin.

Cumartesi, Eylül 16, 2006

Katıla Katıla Güldüren ADSL

E-kolay, SmileADSL diye yeniden isimlendirdiği ADSL hizmetini CeBIT'de duyurmuş. Bunu fuarın son CNNTURK yayınından öğrenmiştim. Türkiye'de neşeli bir internet devrimini hedefleyen bu ürün hakkında ayrıntılı bilgi edinmeye ancak fırsatım oldu.

Hürriyet'in sitesindeki habere göre E-kolay'ın Türk Telekom tarafından sağlanan kotalı ADSL hizmetini hediyelerle daha albenili hale getirmesi gibi bir durum olduğu anlaşılabilir. Haliyle ilk defa ADSL kullanmaya başlayacak kimseleri hedef kitlesi olarak kabul etmiş bir kampanya.

E-kolay'ın TTnet altyapısını kullanan bir bayi olduğu düşünülürse aslında fiyatta ve bağlantı imanlarında oynama yapmanın pek mümkün olmadığı ortada. Bunun üstüne katma değerli servisleri ön plana çıkaran şirket Skype, kablosuz modem, kulaklık gibi hediyelere yönelmiş. Geniş ortaklık ağı sayesinde ürünün kar ettirmesi tabi ki olası ama biz bununla ilgilenmiyoruz.

Umrumuzda olan neşeli devrimin aslında işe yarar değil de komik olduğu için bizi güldürmesi. Hatta işin içine kulağa hiç de hoş gelmeyen ama iftira sayılabileceği için burada yorum yapamayacağım ADSL protestosu ile ilişkilendirmesi var ki biz yine evimizde oturup umursamaz tavrımızı takınalım daha iyi. Bundan iyisini hak ediyor muyuz sanki? 3GB fazlasıyla yeter her MSN (şey yani internet) kullanıcısına.

Hiç bir farklılık içermediği için ürünü ve söylendileri bir kenara bırakıp CeBIT'e özel promosyonuna göz atmak için yine Hürriyet'in haberine göz atıyoruz.

Smile ADSL ayrıca CeBIT’te de özel bir fırsatla ziyaretçilere sunuluyor. CeBIT’teki DOL standına gelerek 29 YTL’lik pakete başvuran kullanıcılara, 15” CRT monitörlü minicom bilgisayar hediye ediliyor. Bir bilgisayardan beklenen her şeyi içinde barındıran, darbelere karşı dayanıklı olan ve tozlanmayan minicom, özellikle çocukları bilgisayar ve İnternet’le tanıştırıyor.

Minicom projeini hatırlarsınız. İçerisine M$'un iyice taşınabilir cihazlar için ürettiği Windows CE ile gelen, fabrika ayarlarına dönülebilmesi gibi komik özellikleri bulunan, yani kullanmaya mahkum olduğunuz bir cep telefonu işletim sistemi ile çalışan DOL'un CeBIT 2005 dehası.

Anlaşılan çok satmış.

Cuma, Eylül 15, 2006

Göl İnsanları

Göl İnsanları'nda insanın fiziksel, sosyal ve düşünsel evriminin bir kesiti anlatılmakta. 2,5 milyon yıl önce yaşayan atalarımızın yaygın kanının tersine barışçıl varlıklar olduklarını öne süren bu kitap, insanlığın geçmişini, bugününü ve geleceğini merak eden herkesin ilgini çekecektir.

Alıntı Kaynağı: TÜBİTAK Popüler Bilim Kitapları 53

Yukarıda arka kapak yazısından alıntı yaptığım Göl İnsanları ön yargısız değerlendiriliği taktirde bilimsel yöntem hakkında ciddi fikirler edinilmesine fırsat tanıyabilecek bir eser. İçerisinde ilk insanlardan, kadının özgürleşme ihtiyacına kadar pek çok öğe barındıran kitabın en baskın özelliği bilimsel araştırma süreçlerinin ne tür bir uğraş olduğunu net bir şekilde ifade edebilmesi.

Okuyucu tarafından ilk etapta fark edilmese bile, bilimcinin hak ettiği saygınlığı hissettirmeden özümsetiyor. Günümüzün üstüne çokça dogmatik yorum yapılmış konularından birini ele alırken, bilimin nasıl da dogmalardan uzak olduğunu kanıtlarcasına, süreç içerisinde doğruluğundan neredeyse tamamiyle emin olunabilmiş hipotezlerin yeniden düzenlenişlerini gözler önüne seriyor.

Alışkanlıkların aksine neden "avcı-toplayıcı" yerine "toplayıcı-avcı" sözcük ikilisinin kullanıldığının anlattığı kısım üstünden birkaç kez geçmek isteyebileceğim kadar güzel ele alınmış.

Çarşamba, Eylül 13, 2006

Pardus Cebit2006

Pardus 1.1 Alpha 2'nin Cebit2006 için betaya doğru giderken topladığı güncellemeleri içeren sürümü fuarda dağıtılmış. Haliyle bu sürüm bizim gibi kotalı kullanıcıları memnun edecek cinsten olduğu için ele geçirenlerden biri de hemen internete atmış. Hatta bayağı da yansılayan olmuş bir bakın isterseniz.

Salı, Eylül 12, 2006

Korsan

Hatırlıyorum da sanırım Kanal D'nin bir organizasyonu olarak medya devlerinden temsilciler bir yada iki sene önce ekranlarımızda gelecekten bahsetmişlerdi. Orada o engin fikirlerini bizlere bahşeden gurular bir gün internet içeriğinin de paralı olacağını müjdelemişlerdi.

Ben de içimden "Allah Allah becerebilecekler mi acaba?" diye düşünür olmuştum. Tamam Sayısal Kısıtlama Yönetimi (DRM) diye, bu iş için M$ tarafından üretilmiş altyapılar yok değil ama tutacağını kim garanti edebilir.

Bugün PozitifPC forumunda bir arkadaş bedavaya dağıtılanın kaybettiği değerden bahsetmiş. Sanırım karizmalarıyla söze gerek bırakmayan bu gurular da aynı fikirde. Neyse...

Anlaşılan yeterince gurumamışlar ki merkesi sunucuların kullanılması zorunlu olmayan bir dünyada insanlığın yapabilecekleri göz ardı edilmiş. Örneğin üreticisi isterse dünyanın en büyük sohbet ağını paralı yapsın, herkesin Jabber ile kendi yerel ağına dahil olmayanlarla bile iletişim kurabileceği bilinir. Bu da MSN'nin neden hala ücretsiz olduğunun ve böyle kalacağının açıklamasıdır. İnternet kullanımı biraz olsun eskilere dayananlar ICQ zamanlarında bu servisin ücretli olacağına dair efsaneleri hatırlarlar. O zamanlar o kadar önemsediğiniz bu haber şimidi ne kadar umrunuzda.

Elbet biri gelip CNN yada MSNBC'yi ancak kayıtlı ve ücretli kullanıcıların içerik alabileceği hale getirebilir. Ama kim Slashdot yada fazlamesai'ye bunu yapabilir?

Sonunda olan olur ve işler böyle gittikçe ağın her zaman en büyük olacak oyuncusu korsan yolunu bulur.

Peki ya işler değişirse ve yıllardır GNU'nun yaptığını, benzer bir yolla dev bir müzik şirketi yaparsa. İşte o zaman korsan aç kalmamak için bir yola ihtiyaç duyar. Arama motorları "mp3'ü benden indirin" diye her türlü arama sonucuna çomak sokan sitelerden kurtulur. Gerçek üreticiyi, tüketici ile buluşturanlar da en sonunda yenilmez sanılan korsanı bir daha ayağa kalkamayacak şekilde yere serer.

Peki nasıl para kazanacaklar diye soran yoktur herhalde. En sevdiğiniz diziyi seyretmek için abonelik ücreti ödemiyorsunuz değil mi?

Değişmez kuralı unutmayın bedava bir ürünün korsanı olamaz :)

Pazartesi, Eylül 11, 2006

Suistimal Edilmek İçin Çok Erken

Gönüllü Pardus CD Temini çalışması için özel bir e-posta adresi ayarlayıp Trabzon'dan gelecek isteklere cevap verebileceğimi duyurmuştum. Listeye ismimi ve adresimi eklememin üstünden bir hafta ya geçti ya geçmedi, spam robotlarına karşı korunan adresim, anlaşılan zihinsel eksiklikleri belirgin robotlar tarafından elde edildi. Tabi Pardus-Wiki'deki de değerli de bir sayfa, orada belirtilen adresler belki birine bir faydamız dokunur diye günde üç-dört defa kontrolden geçiyor.

Biri orada yayınlanan adresime, bir kopyası da tekrar kendine dönecek şekilde, "PC Başında Ek Gelir" başılıklı elektronik mektup yolluyor. Hatta bu iş için kendisiyle e-posta yoluyla iletişim kurmamı bekliyor.

Söz konusu mektubun içeriğine hiç değinmeden bile söylemekte güçlük çekmediğim bir şey var; "Kendini akıllı zanneden ne çok kişi var bu dünyada..."

Pazar, Eylül 10, 2006

3 adet edubuntu 6.06 LTS CD'si

Elimde Canonical tarafından yollanmış 3 adet edubuntu 6.06 LTS CD'si var. Eğer uluslararası posta ile ulaştırılmasını bekleyecek vaktiniz yoksa benden alabilirsiniz. Trabzon dışına kargolamak gerekeceğinde kago masrafı size ait tabi :)

İstek için bu yazıya yorum bırakabilirsiniz.

Pazartesi, Eylül 04, 2006

DreamHost Panel'i

Bilen bilir bir kaç aydır Acemi Blogcu'nun tavsiyesi ile DreamHost kullanıyorum. Kendimi daha önce hiç bu kadar rahat ve ferah hissetmediğimden de her fırsatta arkadaşlara bu firmayı tavsiye etmekten geri kalmıyorum. Ama bazen beni gıcık eden bir sorunla karşılaşıyorum.

Anasayfasındaki LOG IN butonuna basılarak girilen panel kimi zaten saatlerce ulaşılamaz oluyor. Butona basıp öyle saatlerce bekliyorsunuz. Tarayıcıdan yada bağlantıdan zannedip farklı yollara başvurabilir mesela başka tarayıcılar, bilgisayarlar, hatta internet hatları deneyebilirsiniz. Nafile...

Sunucuların durumunu belirten özel bloglarında ise konuyla ilgili en ufak bir bilgi bulunmuyor. (Düzeltme: Bu cümlemle ilgili olarak yazıya yapılmış yorumlara göz atıp konu ile ilgili Ali'nin yapmış olduğu düzeltmeyi dikkate alınız.)

Ama tabi ne olursa olsun bu durum, DreamHost'un şimdiye kadar karşılaştığım en iyi servis olduğu gerçeğini değiştirmiyor.

Cumartesi, Eylül 02, 2006

Playstation 3'ler Tıp İçin Birleşiyor

Playstation 3'ler Tıp İçin Birleşiyor

Peki kaç kişi böyle bir işi önemseyip cihazına bu yazılımı kuracak? NTV'nin haberine göre yazılım varsayılan olarak kurulu gelmiyor. Eğer zaten kurulu olsa ve işin başında çalışsın mı, çalışmasın mı diye sorsa anlarım Sony'nin desteğini. Burada Folding@Home projesinin Sony'nin işletim sistemi için çıkardığı özelleşmiş bir sürümden farklı bir şey göremiyorum. Sony isterse ürünün anasayfasından reklam yapsın. Bilişim sistemlerinin baş belası hurafeleri (ne kadar program kurar ve diski ne kadar doldurursan o kadar yavaşlar) iş başında olacak. Hele hele bir de performanstan ödün veriyor gibi gözükmek var ortada.

Böyle reklam sloganları üretmesine yardımcı olduğu için Folding@Home, Sony'yi destekliyor gibi gözüküyor. Yada arada harika bir ortak yaşam ilişkisi doğuyor. Her ikisi de böylece git gide ünleniyor! Tabi işin bilime katkı tarafına diyecek yok, söylentiden rahatsız değilim. Nede olsa yalansız.

Epey zamandır bilgisayar işlemcimin boş zamanlarını bu projeye bağışlıyordum ve hazırda kurmuş olduğum bir takım bile var. Katılmak isterseniz ismi numarası "49989".

Bir kullanıcı adı belirleyin. Takım seçmezseniz varsayılan olarak "0" numaralı takımın üyesi olacaksınız. Her isteyen yeni bir takım oluşturabiliyor.